Tabu

 


    Bir görüş varsa hemen karşısında bir başka görüş, bir hareket varsa hemen karşısında başka bir bereket vardır. Bir tez var ise muhakkak bir antitez olması gibi bir durum bu. Birde genel olarak herkesin üzerinde hemfikir olduğu bazı davranış şekilleri ve inanış biçimleri bulunur. Genel bir düşünce yapısı karşısında kişi acizdir, muhtaçtır, fazla artistlik yapmamalıdır. Toplum dışına itilir, ötekileştirilmesinin yanı sıra huysuz ve kendi haline bırakılması gereken bir deli olarak nitelendirilir.

    Özellikle din olgusuna bağlı olarak hayatımızın içerisinde yer bulmuş  çeşitli ritüeller ile ilgili kırımızı çizgi haline getirilip kutsallaştırılan pek çok durum ve buna bağlanan nokta mevcut. Sporda çok geniş kitleleri etkileyip kendi içerisinde çeşitli tabular yarabilen bir örnek. Alex çoğu Fenerbahçe'li için kutsaldır mesela bir şey diyemezsin. Galatasaraylı bir grubun yanında Gheorghe Haci ye bir laf edin hele de bir bakalım!  

    Hayatta kurallar olmasa belirli bir düzen elbette olmazdı. Sistematiğin işlemesi için örfi hukukta, dini hukukta ve buna bağlı kavramlarda çok kıymetli ve genel olarak bütünleştirici. Fakat her şeyin sorgulanır olmasıdır akla mantığa yatan benim için. Aksi takdirde sorgusuz sualsiz sevmekse asıl olan olmaz olsun öyle sevgi ki o sevgi değil güven hissinin verdiği bastırılamayan bağımlılıktır. 

    Din olgusuna bağlı olarak kendisine bir kaç eşi hak gören, kendisini de dünyaya bir kadın getirmiş olmasına rağmen kadını değersizleştirip bir mal gibi gören,  her şeyi kader inanışına bağlı olarak hiç harekete geçmeden oturup ayağına bekleyen ve  diğer tüm toplum ve inanışlarda ki insanları ötekileştiren her kim ise ben o değilim olmamalıyım!

     Peki ya örneğin hırsızlık dinen ve hukuken sakıncalı olmasa ve ayıplanmasaydı? O zaman hırsızlık yapmak sorgusuz sualsiz  doğru bir hareket olur muydu? Sonuçta evlenecek arkadaşlar sadece imam nikahı da yapabilirler. Eşleri canları sıkılınca üç kere boş ol der ve olay biter. Yürür ya da yürümez evlilik bu. Hiç gereksiz süreçlerle düğün fotoğrafçılarıyla vs. can sıkmaya değer mi?

    Uzun zamandır süregelen tartışmalardan birisi  din konusu mizaha alet edilir mi? Dalga geçilmesi uygun değil. Ofansif mizah nedir, nerede bulunur vs. vs. Şimdi özellikle şu noktanın altını gayet kişisel bir yorumumla çizmek isterim ki üzerinde tartışılamayacak ya da mizahı yapılamayacak hiçbir şey yoktur. Bu noktada önemli olan şeyin saygı unsurunu kaybetmemek olduğunu düşünüyorum. Her şeyi konuş, mizahını yap ama bu eleştirel de olsa hiciv üzerinden de yürüse ele aldığın konu üzerindeki kitleye saygını yitirmiş olma.

    Aynı fikirde olmayabilirsin; sevmiyor ya da nefret ediyor da olabilirin fakat herkesin bir hayatı bakış açısı ve fikir yapısı var. Birini ya da bir şeyi eleştirmeden, mizaha aletç etmeden bu filtreyi etkin kılmak gerek. Hiciv gerçeklerin gerekçelerinden beslenir fakat körü körüne hiçbir temele oturtmadan dalga geçmek saygısızca bir girişim. Herkes iç dünyasında istediğini yaşasın kime ne fakat kimse diğerinin iç dünyana dokunmaya kalkmamalı.

Kalın sağlıcakla. 

Herkese iyi bayramlar. 

twitter.com/atakandinc

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

İşine Gelirse

Gladyatör 2 Kritik

2024'ün Ölümü