Kayıtlar

Temmuz, 2020 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Nerede O Eski Bayram Şekerleri?

Resim
                                                Elimde telefon; bazılarınca pandomim sanılan pandemi etkisiyle etkisizleşen bir bayram günü;  balkon camından dışarıda süzülen güvercinler ve içeri süzülen gün ışığı arasında düşünceler içerisinde kendimle geçinip gidiyorum. Herkesin bayramını gönülden kutlamayı da ihmal etmiyorum. Eskinin o kadar da iyi olmadığına, o günlere dönüş sancıları içerisinde arzulanan anların nostaljiyle tutkalla nan basit anılardan oluştuğu düşüncesi bazen kafamı kurcalıyor. Eski her zaman iyi değil farkındayım. Mesela gözden düşen biri eski günlerin hatırına hoş görülebilir mi? Sanmıyorum. En son başıma geldi de. G özümden öyle bir düştü ki, ardından dönüp bakmadım bile. Çünkü yükseklik korkum var!  Her şeyi de nostalji ve geçmişe özleme bağlamamalı. Çocukluğum bayram günleri aklımda bir yerde hep. Donuna k...

Aidiyet

Resim
  Maskeli Süvari gibi gezindiğimiz ve maskenin yüzümüzdeki coğrafi konumundan dolayı doğuştan Beşiktaş fanatiği sanılmaya yakın olunan günler. Gecikmeli de olsa Dostoyevski'nin Suç ve Cezası'nı okuyorum. Bitirmek üzereyim ve belki düşüncelerimin arşa çıktığı şu günlerde kendimi biraz da bu kitap dolayısıyla Raskolnikov gibi hissediyorum. Sokaklarda umarsızca dolaşıyorum, bir şeyler atıştırıyorum, izliyorum ve sonu yatağımın üstünde düşünce ve sayıklamalarla uyuya kalmak şeklinde bitiyor. Düşüyorum da o halde varsın! Kendini bir yere, bir işe ve bir insana ait hissetmemek düşünceler içerisinde kaybolmaya neden oluyor adeta. Şu dönemde kendimi bir noktaya konumlandıramıyorum. Düşünmek, beklemek ve hayatın bazı gereksiz gerçekleriyle oyalandığımı kendime itiraf etmek dışında pek bir mesaim yok.   Eğer bir gün susarsam, bu artık söylenecek hiçbir şey kalmadığı içindir; her şey söylenmemiş, hiçbir şey söylenmemiş olsa bile. demiş ya Samuel Beckett usta. Tam o kafada...